Sirius

Bu yazı Astrolog Nursel Çetinkaya tarafından yazılmıştır.
Gece gökyüzündeki en parlak yıldız olan Sirius, Yunanca’da “parlayan, yanan, yanıp kavrulan” anlamındaki Seirios kelimesinden gelir. Sirius bir çift yıldız sistemidir ve iki yıldızdan oluşur. Sirius-B daha karanlıktır ve Dünya’dan görülmesi çok zordur. Sirius isminin hakkını veren aslında Sirius-A’dır. Güneş’ten yaklaşık iki kat büyük ve 20 kat kadar daha parlak olan bu yıldız, Büyük Köpek (Canis Majoris) adıyla da bilinir. Yani Sirius’tan bahsederken aslında Sirius-A yıldızını kast ediyoruz.

Tarih boyunca farklı kültürlerde karşımıza çıkan Sirius için belki de en dikkat çekici referans Kuran-ı Kerim’den gelmektedir. (Arapça’da “yıldız” anlamına gelen) Necm suresi 49.ayetinde Şira ismiyle Sirius yıldızına atıfta bulunulmaktadır.

Antik Mısır’da Sopdet olarak bilinen Sirius, en eski Mısır kayıtlarında bile yer almaktadır. Mısırlılar, takvimlerini Sirius’un helyak (Güneş’e göre) yükselişine göre hazırlardı ve bu tarih Nil’in taşacağı zamanları göstermesi bakımından büyük önem taşırdı. Mısır’ın eski başkenti Memphis’teki Sakkara bölgesinde bulunan sekiz milyondan fazla köpek ve çakal mumyaları da, bu iddiaları doğrular niteliktedir.

Antik Yunan ve Roma’da Sothis olarak kişileştirilen Sirius, bu kez Avcı Orion’un köpeği olarak tasvir edilmektedir. Sirius’un yükselişine denk gelen günlere de “köpek günleri” (dog days) denmesi manidardır. Köpek günleri, Temmuz’dan Eylül’e kadar olan kavurucu sıcak döneme ve gökteki köpek Sirius’a işaret etmektedir.

Afrika’daki Dogon kabilesi, gökyüzünde pek de parlamayan Sirius B’nin varlığını, bilim adamları yıldızı teleskopla görüntülemeden önce biliyordu. Dogonlara göre, onlar Sirius ve Güneş’in bir araya gelmesi sonucu var olmuşlardı.

Çin kültüründe ise Sirius karşımıza Tiānláng adıyla çıkar. Renginin beyaz olduğu söylenen bu yıldız, Çinliler için göksel kurdu temsil etmektedir. Türkler’in Sirius’a neden Akyıldız dediğini ve kurt kültünü belki de böylece daha iyi anlayabiliriz.

Kuzey Amerika’daki bazı yerli kabileler Sirius’u koyunları takip eden köpek olarak tasvir ederken, Alaskalı İnuitler ise ona Ay Köpeği demişlerdir.

Görülen o ki, ismi değişse de birçok eski sistemde Sirius kültürü ve köpek unsurunun varlığı gizemli ve dikkat çekicidir.

Peki eski sistemlerde büyük bir yer edinmiş olan Sirius, bugün bizler için ne anlama geliyor?


Öncelikle Sirius’un astrolojik yapısına baktığımızda, 13-14° Yengeç’tedir ve 72 yılda bir derece ilerler. 15 tane Behenian sabit yıldızından biri olan Sirius; büyük şans, bolluk bereket, başarı, ün ve onurlu bir yaşamla özdeşleştirilir.

Güneş-Sirius kavuşumunun etkin olduğu 4-7 Temmuz, ezoterik astrolojiye göre yeni yılın başlangıcını işaret eder. Frekansın çok daha yükseldiği bu günlerde, Yengeç Yeniayı’nın aşırı hassas ve kırılgan etkilerinden uzaklaşmak ve manevi enerjimizi arttırmak mümkün.

Hepimiz biliyoruz ki Güneş bizim yaşam ve enerji kaynağımızdır. Sirius ise ruhumuzun, bir nevi, Güneş’i gibidir. 4-7 Temmuz arası Güneş-Sirius kavuşumu etkin olduğuna göre, maddi ve manevi yaşam kaynaklarımızı en iyi şekilde kullanmak, bedensel ve ruhsal enerjilerimizi yükseltmek için harika bir zaman dilimi içindeyiz demektir.

Dua, dilek, niyet ve şifa çalışmaları için mükemmel bir zaman olan bu günler, ayrıca güzel başlangıçlar yapmak için de çok uygun.

Sirius’un ışığının hayatlarımızı aydınlatması dileğiyle …